Yakutiye, Emlak Konut, Boğaziçi Hidropark ile Stadyum 1 ve 2 konteyner kentlerinin yanı sıra Amik Ovası’nda inşa edilen bazı yeni prefabrik konutlarda, Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yataklı sahra bölümünde ve yeni Defne Hastanesi’nde su baskınları yaşandı.
Saadet Partisi Hatay il Başkanı Mehmet Harputluoğlu, su baskını sırasında konteynerde yaşayan bir kişinin elektrik akımına kapılıp hayatını kaybettiğini duyurdu. Bu konuda resmi bir açıklama yapılmadı.
BBC Türkçe‘ye konuşan Türk Tabipleri Birliği (TTB) temsilcileri, şehir plancıları, siyasetçiler ve bölgede yaşayanlar, su baskınlarının hatalı planlama ve yetersiz yalıtımın dahil olduğu bir “ihmaller zincirinden” kaynaklandığını söylüyor.
Hatay, 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde en çok tahribatın meydana geldiği ildi. CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, kentte neredeyse 150 bin kişinin konteynerlerde yaşadığını, kış dönemi için hazırlıkların organize edilmediğini, bir an önce kalıcı konutlara ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.
Konteynerlerin yaz aylarında kavurucu, kış aylarında ise dondurucu etkiye sahip olduğunu ve yağışlara karşı dirençli olmadığını söyleyen Kara, acil bir şekilde önlem alınması gerektiğini vurguluyor.
İskenderun Teknik Üniversitesi’nde öğrencilerin kaldığı yerleşkenin yağmurdan etkilendiğini, buraya kurulan konteyner alanının da sular altında kaldığını söyleyen Kara şöyle konuşuyor:
“İnsanlar büyük bir rezilliğin içinde mahsur kaldı. Herkesin yatağı, yorganı, her şey su içinde kaldı. Her şey yolundaymış gibi bir algı var ama maalesef öyle bir durum söz konusu değil. İnsanlar bir kutu teneke içinde yaşamaya mahkum edilmiş durumda, mahsur ve yalnız bırakıldılar.”
Uzmanlar, çadır ve konteyner yerleşim alanlarının uluslararası standartlara uymadığını, sözlü ve yazılı uyarılara rağmen geçici konutların arasındaki mesafe, su kanallarının eğimi ve çöp biriktirme alanları gibi hususların yeterince dikkate alınmadığını paylaşıyor.
Su baskınları neyden kaynaklanıyor?
Uzmanlar, konteyner kentlerde yaşanan su baskınlarının hatalı yer seçimleri, aceleci ve denetimsiz proje uygulamaları ve kalitesiz malzemelerden yapılan imalatlar sonucu meydana geldiğini aktarıyor.
Şehir Plancılar Odası Hatay İl Temsilcisi Serkan Koç, bazı konteyner alanlarının alçak bölgelere kurulduğunu, bu alanlara doğru şekilde eğim verilmediğini ve bu yüzden içeriye giren suyun tahliye olamadığını söylüyor.
Koç, yağmur suyunun aynı zamanda yerleşim alanlarının etrafında göl oluşturduğunu belirtiyor.
6 Şubat depremlerinin bölgedeki altyapıya ciddi şekilde hasar verdiğini hatırlatan Koç, şiddetli yağışla birlikte bazı yerlerde logarlarda taşkınların da meydana geldiğini söylüyor.
Öte yandan Koç, bazı konteynerlerin üzerinde delikler tespit ettiklerini, bunların çadır ve naylon gibi malzemelerle bölgede yaşayanlar tarafından geçici olarak kaplandığını aktarıyor.
Yağış sırasında konteynerlerdeki elektrik prizleri ve lambaların içinden su damladığını söyleyen Hatay Tabip Odası Başkanı Sevdar Yılmaz da konteynerlerin bir an önce su geçirmez malzemelerle kaplanması ve yerden yükseltilmesi gerektiğini vurguluyor.
Birçok hastanın tedavi gördüğü Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin yataklı sahra bölümünün de su baskınından etkilendiğini söyleyen Yılmaz, “İçeride şelale oluşmuş gibiydi” diyor.
Yılmaz, kurak geçen yaz mevsiminin ardından yağmur sularının birkaç saat içinde toprak tarafından çekildiğini söylese de kış aylarında meydana gelebilecek daha şiddetli yağışlarda yeniden su baskınlarının yaşanacağına inanıyor.
Yılmaz, “Birkaç saatlik yağışta bu duruma geldik. 3-5 günlük yağışlarda ne olacağını kestiremiyoruz, bu da kışa hiçbir şekilde hazır olmadığımızı gösteriyor” diyor.
Hatay’da konteyner kentte yaşayan ve ismini vermek istemeyen bir kişi, yağış sırasında insanların yağmur suyunu tahliye etmek için konteynerlerin önüne kendi elleriyle kanal kazdığını anlatıyor.
Yerleşim alanlarının kış mevsimi düşünülmeden inşa edildiğine inanan bu kişi, mutlaka çatı yapılması gerektiğini, konteynerlerin yerden yükseltilmesi gerektiğini vurguluyor.
Bulaşıcı hastalık riski
6 Şubat depremlerinin ardından barınma koşullarının salgın hastalıklara yol açabileceği yönündeki endişeler birçok kez dile getirildi.
Epidemiyoloji uzmanı Onur Hamzaoğlu, su baskınları sırasında su ve gıdalarla bulaşan hastalıklarla karşılaşılabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Hamzaoğlu, tifo, paratifo, amipli dizanteri, basili dizanteri ve hepatit A gibi salgın hastalıkların yanı sıra çocuklarda solunum yolu enfeksiyonlarında da artış yaşanabileceğini belirtiyor.
Kişisel ve yaşam alanı hijyeninde önlem alınması gerektiğini aktaran Hamzaoğlu, aynı zamanda sonbahar ve kış mevsiminde havalar soğudukça konteyner kentlerde yaşamın zorlaşacağını söylüyor.